AB, Gürcistan’ın entegrasyon sürecini askıya aldı
Geçtiğimiz aylarda, birliğin ülkeyi Avrupa entegrasyonu yolunda ilerletmek için bugüne kadar demokratik yollarla seçilmiş tüm Gürcistan hükümetleriyle birlikte çalışmaya devam edeceğini söyleyen Herczyński, şimdi ise farklı konuşurken, “Mevcut Gürcistan hükümetinin niyetleri AB liderleri için belirsiz. Yabancı etkinin şeffaflığına ilişkin yasa bariz bir şekilde geriye doğru atılmış bir adım” açıklamasında bulundu.
Gürcistan iktidarının Batı ve Avrupa karşıtı söyleminin beyan edilen AB’ye katılma hedefiyle tamamen uyumsuz olduğunu savunan Büyükelçi, “Ne yazık ki Gürcistan’ın Avrupa Birliği üyeliği şu anda askıda” ifadesini kullandı.
‘30 milyon euro’luk savunma yardımı donduruldu’
AB liderlerinin, Gürcistan’ın savunma kapasitesini güçlendirme amacıyla bu ülkenin savunma bakanlığına gönderilmesi planlanan 30 milyon euro’yu dondurma kararının alındığı bildirildi.
Herczyński, “Gürcistan Savunma Bakanlığı’na aktarmayı planladığımız 30 milyon euroluk fon halihazırda dondurulmuş durumda. Bu sadece ilk adım, başka adımlar da olacak. Gürcistan hükümetine doğrudan desteğimiz sınırlı olacak ve Gürcistan hükümetinin doğrudan desteğini sivil toplum ve medyaya yönlendirmeye çalışacağız” şeklinde konuştu.
Herczyński, bu gelişmenin üzücü olduğunu da sözlerine ekledi.
AB’nin kararının ABD’nin Gürcistan’a yaptırım kararı sonrası gelmesi de dikkat çekti.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Gürcistan genelinde haftalar süren kitlesel protestoları tetikleyen ve muhalefetin ‘Rus yasası‘ olarak tanımladığı kanunun kabulünün ardından Washington’ın Tiflis’le ilişkileri gözden geçireceğini belirtmişti.
Lüksemburg’da düzenlenen AB Dışişleri Bakanları Toplantısı öncesinde Gürcistan’da yaşanan son gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulunan AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Tiflis yönetimine “AB üyeliğinin risk altında olduğu” uyarısında bulunurken, şu ifadeleri kullanmıştı:
AB üyeliği mi? Ukraynalaşma yolu mu?
Gürcistan’da tartışmalara ve protesto gösterilerine neden olan ve ‘yabancı ajan’ yasası, ABD ve Avrupa Birliği’nin (AB) tüm baskı ve yaptırım tehditlerine rağmen bu ayın başında yürürlüğe girmişti.
2030’da Avrupa Birliği (AB) üyesi olmayı hedeflediklerini ve tam da bu yüzden açıklık ve şeffaflık için mücadele verdiklerine dikkati çeken Gürcistan Başbakanı İrakli Kobakhidze şunları kaydetmişti:
Yasaya tepki veren ABD’nin, Gürcistan hükümeti yetkililerine yönelik vize kısıtlaması getirilmesine yönelik kararını da değerlendiren Kobakhidze, “Yaptırımlar konusu bizim için kesinlikle ciddi değil. Gürcü halkına ve Gürcü halkının seçtiği hükümete yaptırım veya benzeri tedbirlerle şantaj yapma girişimi ciddi değildir. Hiç kimse Gürcü halkını cezalandıramaz ve hiç kimse Gürcü halkının seçtiği hükümeti cezalandıramaz” dedi.
Gürcistan’daki tartışmalı yasa
‘Yabancı Nüfuzun Şeffaflığı’ yasasındaki düzenleme, fonlarının yüzde 20’sinden fazlasını yurt dışından alan Gürcistan’daki kuruluşların “yabancı bir gücün çıkarlarını gözeten organizasyon” olarak kaydolmalarını, aksi halde para cezalarıyla karşı karşıya kalmalarını öngörüyor. Kayıt sırasında, kurum ve kuruluşlar tarafından tüm gelirlerin yansıtılması gerekiyor.
Parlamentonun çevresinde toplanan yasa karşıtı göstericiler ise Parlamentonun kararına tepki göstermişti.
Letonya, Estonya, İzlanda ve Litvanya dışişleri bakanları, Gürcistan’ın başkenti Tiflis’te 16 Mayıs’ta düzenlenen ‘Yabancı Nüfuzun Şeffaflığı‘ yasası karşıtı protesto gösterisine katılmıştı.